- kopya etmek
- kopî kirin
Türk-Kürt Sözlük. 2013.
Türk-Kürt Sözlük. 2013.
kopya etmek (veya yapmak) — bir yazı, eser vb.nin aslına bakarak aynını veya benzerini oluşturmak Salih yazıyor, ben boyuna kopya ediyordum. Ö. Seyfettin … Çağatay Osmanlı Sözlük
istinsah etmek — bir şeye bakarak aynısını yazmak, kopya ederek örnek çıkarmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
taklit etmek — 1) bir şeyin sahtesini, yalancısını yapmak, benzetmek 2) bir kimseye veya bir şeye benzemeye çalışmak Taklit etmeyeceğine, kopya olmaktan, andırmaktan tiksindiğine göre bilmesinin faydası yoktu. T. Buğra … Çağatay Osmanlı Sözlük
kopyasını çıkarmak — kopya etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
NESH — Ist: Şer i bir hükmü yine şer i bir emirle kaldırmaktır. (İtikada ait olan ve zamanla değişmeyen hükümlerde nesih olmaz, bunlar sabit birer hakikattırlar.) * Bir şeyin aynını kopya etmek, aynını çoğaltmak. * İbtal etmek, hükümsüz bırakmak,… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
encümen — is., Far. encumen Alt kurul Nadir eserleri kopya etmek üzere encümenin kararı ile Fransa ya gönderildim. H. Taner Birleşik Sözler belediye encümeni … Çağatay Osmanlı Sözlük
pantograf — is., Fr. pantographe Bir biçimi büyülterek veya küçülterek kopya etmek için kullanılan kollu, eklemli bir tür cetvel … Çağatay Osmanlı Sözlük
İSTİNSAH — (Nesh. den) Sahifeyi çoğaltmak, nüshasını yazmak. Kopya etmek. * Silinmesini ve iptalini istemek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
çekmek — i, e, er 1) Bir şeyi tutup kendine veya başka bir yöne doğru yürütmek Hepsi iskemleleri çekerek masanın etrafında bir halka yapmaya hazırlanıyorlardı. R. N. Güntekin 2) Taşıtı bir yere bırakmak, koymak 3) Germek İpi çekmek. 4) İçine almak, emmek… … Çağatay Osmanlı Sözlük
maça — is., Rum. 1) Oyun kâğıtlarında, mızrak ucuna benzer, ayaklı siyah beneklerle oluşan dizi, pik 2) mdn. Döküm parçasında, içi boş, kopya elde etmek için kullanılan kum, maden veya erimiş durumdaki döküm maddesine dayanıklı başka bir maddeden… … Çağatay Osmanlı Sözlük